MİT, Ramazan ayı öncesinde çalışanları için moral gecesi düzenledi.
Ancak moral gecesi moral bozukluğuyla sonlandı.
Suriye'deki iç savaş ve 'Çözüm Süreci' nedeniyle zor ve yoğun bir dönem
yaşayan Milli İstihbarat Teşkilatı(MİT), Ramazan'dan hemen önce personeli için
Ankara Çayyolu'ndaki ünlü bir lokantada moral gecesi düzenledi.Geceye,
istihbarat personeli aileleriyle birlikte katıldı. Taraf'ın haberine göre her
türlü önlemi alan istihbaratçılar mekanın fotoğrafçısını unuttu.
SİTEYE KOYDU
Fotoğrafçı, diğer müşteriler ile birlikte istihbaratçıların da
fotoğraflarını çekerek mekanın sitesinde yayınladı. MİT Yasası
gereği,kimlikleri ve yüzleri gizli tutulması gereken onlarca istihbaratçı
böylece deşifre oldu. MİT'çilerin resimlerinin yabancı istihbarat birimlerinin
eline geçmiş olma ihtimali morallerin bozulmasına yol açtı.
RTÜK, Türk tasavvuf düşünürü olduğu söylenen avukat Ömer Tuğrul
İnançer'in, TRT'de iftar saatlerinde canlı yayınlanan "Ramazan
Sevinci" programında söylediği "Hamilelerin sokağa çıkması
terbiyesizlik" sözlerini değerlendirdi.
RTÜK, Türk tasavvuf düşünürü olduğu söylenen avukat Ömer Tuğrul
İnançer'in, TRT'de iftar saatlerinde canlı yayınlanan "Ramazan
Sevinci" programında söylediği "Hamilelerin sokağa çıkması
terbiyesizlik" sözlerini değerlendirdi. Üst Kurul raporunda sözlerin ifade
özgürlüğü kapsamında ele alınması gerektiği belirtildi.
Hürriyet 'ten Meltem Özenç'in haberine göre CHP kontenjanından seçilen
Ali Öztunç ve Süleyman Demirkan'ın muhalefetine rağmen TRT'ye ceza çıkmadı.
Raporda şu ifadeler yer aldı:
MENKIBEDEN YOLA ÇIKILIYOR
"Şikayete konu yayında konuk Ömer Tuğrul İnançer, anne babanın
evladına helal lokma yedirmesinden bahsederken konuyu Şeyh Vefa'nın bir
menkıbesiyle detaylandırmıştır.
İnançer 'hamileliği davul çalarak ilan etmek de terbiyemize aykırıdır.
Böyle karınla sokakta gezilmez. Her şeyden önce estetik değildir. 6-7-8 ay da
biraz hava almak için beyinin otomobiline biner şöyle bir dolanır anne adayı
kardeşimiz. Şimdi maaşallah kanatlısı kanatsızı televizyonlarda uçuyor ayıptır
ayıp. Bunun adı realizm değildir, bunun adı terbiyesizliktir' ifadelerini
kullanmıştır.
İnançer, bir menkıbenin anlatımını günümüze uyarlama yaparken,
hamileliğin açıkça ilan edilmesinin kendi düşüncesine göre uygun olmadığını,
hamile kadınların sokakta gezmelerini estetik görmediğini belirtmiştir.
HAMİLELERİ İNCİTEBİLECEK SERTLİK VARSA DA..
Bu ifadelerde her ne kadar hamileleri incitebilecek bir sertlik varsa da
yayında, Türk Barolar Birliği başvurusunda belirtildiği şekilde hamilelere
karşı aşağılama küçük düşürme onlara karşı baskı oluşturma toplumda düşmanlığa
neden olacak nefret duyguları yaratma gibi unsurların bulunmadığı
değerlendirilmiştir.
İnançer'in konuşmasının son bölümünde bazı şeyler şimdi maşallah
'kanatlısı kanatsızı televizyonlarda uçuşuyor. Ayıptır ayıp. Bunun adı realizm
değildir, terbiyesizliktir' ifadelerinin ise hamilelerle ilgili olmadığı;
bunun, kadın pedi reklamlarının televizyonlarda yayınlanmasından rahatsızlık
duyduğu anlaşılmaktadır ki bu ifadelerde de herhangi bir kimse ya da kuruluşun
hedef alınmadığı, aşağılanmadığı, hakaret edilmediği, dolayısıyla da kendisini
bağlayan kişisel bir düşüncenin ifadesi olduğu değerlendirilmiştir. Bunlar
ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir."
CHP Kontenjanından seçilen Ali Öztunç ve Süleyman Demirkan'ın
muhalefetine diğer üyeler de aynı uzman raporundaki görüşü paylaştı ve TRT'ye
ceza verilmesine gerek olmadığı kararlaştırıldı. Raporda CHP Ankara
Milletvekili Aylin Nazlıaka, BDP Iğdır Milletvekili Pervin Buldan ve KA.DER'in
(Kadın Adayları Destekleme Derneği) TRT'ye ceza verilmesi için başvurusu yer
almadı.
BAROLARDAN SONRA VEKİLLER DE CEZA İSTEMİŞTİ
TRT'deki bu program sonrasında Üst Kurul'a 5 bin vatandaş telefonu
gelirken, CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, BDP Iğdır Milletvekili Pervin
Buldan ve KA.DER (Kadın Adayları Destekleme Derneği) TRT'ye ceza verilmesi için
de RTÜK'e başvurmuştu. Konuyla ilgili kaleme alınan ortak metinde şöyle
denilmişti:
TRT'YE CEZA VERİN
"Söz konusu program izlendiğinde görüleceği üzere, programın
sunucusunun ifadeleri olumlu anlamda onayladığı ve müdahalede bulunmadığı
görülmüştür. Programın ırk, renk, dil, din, tabiiyet, cinsiyet özürlülük,
siyasi ve felsefi düşünce, mezhep ve benzeri nedeniyle ayrım yapan, bireyleri
aşağılayan yayınları içeremez teşvik edemez. 'Toplumsal cinsiyet eşitliğine
ters düşen kadınlara yönelik şiddeti ve kadınları istismar eden' maddeleri
ihlal ettiği kanaati ile gereğinin yapılmasını arz ederim."
Pilotlar istifaya zorlanıyor
Kuzey Irak’ta başarılı hava operasyonlarına katılan ve soruşturmalar
üzerinden istifaya zorlanan 145 pilotun 2013’ün Ocak-Şubat aylarında istifa ve
emeklilik yoluyla görevinden ayrıldığı ortaya çıktı
Özel hayatları ve sosyal medyadaki paylaşımları üzerinden soruşturmaya
uğrayan Hava Kuvvetleri pilotları isyan etti. Kuzey Irak’ta başarılı hava
operasyonlarına katılan ve soruşturmalar üzerinden istifaya zorlanan 145
pilotun 2013’ün Ocak-Şubat aylarında istifa ve emeklilik yoluyla görevinden
ayrıldığı öğrenildi.
Aydınlık’a konuşan pilotlar, yaşanan istifalarla, TSK’nın göz bebeği
sayılan 181. Filo’nun görevlerini yerine getiremez durumda olduğunu
belirttiler.
Bir müftü skandalı daha!..
Bakan Bayraktar’ın karıştığı müftü skandalının bir benzeri Afyon’da
yaşandı. AKP İl Başkanı Zeybek’in isteği üzerine Afyon Müftülüğü’ne Erzincan
Müftüsü Burhan İşleyen getirildi
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın
AKP’nin arka bahçesi haline getirildiği bir kez daha belgelendi. AKP Trabzon İl
Teşkilatı’nın baskısı ve Çevre Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın devreye girmesiyle
Trabzon’da yapılan Müftü değişikliğinin bir benzeri de Afyon’da yaşandı. AKP
Afyon il Başkanı Mehmet Zeybek’in isteği üzerine Afyon Müftülüğü’ne Erzincan
Müftüsü Burhan İşleyen atandı. Müftü tayinlerinin AKP teşkilatlarının
taleplerine bağlandığının bir başka belgesi Afyon’da çıktı. Afyon’da yayın
yapan Kocatepe Gazetesi 3 Şubat 2013
Pazar günkü nüshasında sürmanşetten AKP
İl Başkanı Mehmet Zeybek’in, Başbakan
Yardımcısı Bekir Bozdağ’dan Erzincan Müftüsü Burhan İşleyen’in Afyon’a tayin
edilmesini istediğini duyurdu.
“Bizzat talebimdir”
Kocatepe gazetesinin 3 Şubat Pazar günkü
haberinde özetle şöyle denildi: “Afyonkarahisar il Müftülüğü’ne Erzincan
il Müftüsü Burhan İşleyen atandı. Bir süredir boş bulunan Afyonkarahisar
Müftülüğü’ne atama yapılması için geçtiğimiz günlerde Afyonkarahisar’a gelen
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’dan talepte bulunulmuştu.
Afyonkarahisarlılar’ın talebi üzerine Erzincan İl Müftüsü Burhan İşleyen’in
Afyonkarahisar İl Müftülüğü görevine atanması kararlaştırıldı. AKP İl Başkanı
Mehmet Zeybek, Afyonkarahisar Müftülüğü görevi için Erzincan Müftüsü Burhan
İşleyen’e talip olduklarını belirtti. Zeybek şöyle konuştu: ‘Sayın Burhan
İşleyen’in ilimiz müftülük görevine atanması benim bizzat talebimdir.
Hatırlanacağı üzere geçen hafta Başbakan Yardımcımız Sayın Bekir Bozdağ’a atama
talebimizi iletmiştik. Sayın İşleyen genç bir müftü. Sağ olsunlar Sayın
Bakanımız da konunun takibini yaptı. Kısa sürede gerekli atamaların yapılması
beklentisi içerisindeyiz.’ Gazetenin 8 Temmuz Pazartesi günkü haberinde ise,
“Yaklaşık 5 aydır Afyonkarahisar İl Müftülüğü’ne atanması beklenen Erzincan İl
Müftüsü Burhan İşleyen’in tayini nihayet gerçekleşti” denildi.
Meclis’e taşındı
CHP İstanbul Milletvekili eski
müftü İhsan Özkes de Afyon’daki skandalı TBMM gündemine taşıdı. Özkes, Başbakan
Erdoğan’a cevaplaması istemiyle, atamanın il başkanının açıklaması çerçevesinde
yapılıp yapılmadığını sordu. Özkes, “İl Müftülerinin atamaları, AKP il
örgütleri tarafından mı yürütülmektedir? AKP Afyonkarahisar İl Başkanı hangi
yetkiyle bir kamu görevlisinin atamasıyla ilgili tasarrufunu bildirmektedir?
Kamu kurum ve kuruluşları, il ve ilçelerdeki kamu yöneticilerinin atamalarında,
AKP il teşkilatlarından görüş almakta mıdır? Alınmıyorsa kamuda yükselme ve
görev değişiklikleri hangi kriterlerle yürütülmektedir?” dedi.
Hava
Kuvvetleri Kurmay Başkanı Korgeneral Nezih Damcı ve Hava Teknik Okullar
Komutanı Tümgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu’nun istifa ettikleri öne sürülüyor.
Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Korgeneral Nezih Damcı’nın adı
Uludere’de 35 sivil vatandaşın yaşamını yitirdiği olay sırasında gündeme
gelmişti.
ANKARA-
Yüksek Askeri Şura’nın 1-4 Ağustos ayındaki toplantısı öncesinde Hava
Kuvvetleri Komutanlığı istifa iddiası ile sarsıldı. Kurmay Başkanı Korgeneral
Nezih Damcı'nın istifa ettiği öne sürülüyor. Hava Teknik Okullar Komutanı
Tümgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu’nun da istifacı generaller arasında olduğu
belirtiliyor. Her iki istifanın durdurulması için Genelkurmay Başkanlığı’nın
devreye girdiği bildirildi.
2013
yılı başından bugüne kadar Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan 123’ü pilot olmak
üzere 170’e yakın subayın istifa ettiği bildirildi. Askeri kaynaklar, “Maaş
yetersizliği, ailevi nedenler ya da diğer mazaretler nedeniyle ayrılmak isteyen
personelin bu talepleri her yılın Ocak ayından itibaren alınmaya başlanır.
Zorunlu hizmetlerini tamamlayan pilotların büyük çoğunluğu da ekonomik
nedenlerden dolayı özel havayollarını tercih ediyor” değerlendirmesini yaptı.
Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Korgeneral
Nezih Damcı’nın Uludere’de 35 sivil vatandaşın yaşamını yitirdiği olay
sırasında gündeme gelmişti. (Hürriyet)