Başbuğ'u tutuklayan mahkemeye bir şok daha
Bu kararın ardından avukat Hüseyin Ersöz 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı, Cumhuriyet Savcısı ve mahkeme üyeleri hakkında Hakimler ve Savcıları Yüksek Kurulu Başkanlığı’na soruşturma başlatılması için şikayet dilekçesi gönderdi.
Hüseyin Ersöz şikâyet dilekçesinde, Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel ve mahkeme üyeleri Sedat Sami Haşiloğlu, Mehmet Fatih Uslu, Nihat Topal, Ercan Fırat’tan şikayetçi oldu.
Avukat Ersöz şikayet dilekçesinde şu ifadelere yer verdi:
“Şikayet Edilen Hakimler, 2009/191 E sayılı dosyada 05 Ağustos 2013 tarihinde sanıklar hakkında cezalandırılmaları yönünde hüküm vermiş, ancak aradan geçen 7 ayı aşkın süredir Gerekçeli Kararı yazmamış ve dosyayı temyiz incelemesi için Yargıtay'a göndermeyerek Hürriyeti Tahdit ve Görevi Kötüye Kullanma Suçlarını işlemişlerdir.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2009/191 E sayılı dosyasında müvekkil Mustafa Levent GÖKTAŞ'ın özgürlüğü 5 yıl 2 ay, Ahmet Tuncay ÖZKAN'ın ki ise 5 yıl 6 aydır kısıtlanmış bulunmaktadır. Hükmün açıklandığı 05 Ağustos 2013 tarihli duruşmanın üzerinden yaklaşık 7 aylık bir süre geçmiş olmasına karşın tutukluluk durumları ile ilgili bir inceleme de gerçekleştirilmemiştir.
Anayasa Mahkemesi'nin İlker BAŞBUĞ'la ilgili olarak 2014/912 Sayılı Bireysel Başvuru Dosyasında verdiği 06 Mart 2014 Tarihli Kararında Anayasa'nın 19. Maddesinin İhlal Edildiğine Hükmetmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin Kişi Hürriyeti ve Güvenliği Hakkı çerçevesinde vermiş olduğu ihlal kararının gerekçesini,
a) Özgürlükten yoksun bırakmanın hukuki olmadığı iddiasının İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından etkili bir şekilde incelenmeden reddedilmesi,
b) Mahkumiyete ilişkin gerekçeli kararın açıklanmamasından dolayı Yargıtay'ın önüne götürülememiş olması, oluşturmaktadır.
Anayasa Mahkemesi tarafından ortaya konulan bu gerekçeler sadece temel bir hakkın ihlal edilmesine ilişkin olmayıp, aynı zamanda Şikayet Edilen
Mahkeme Başkanı ile Üye Hâkimlerin Hürriyeti Tahdit Suçunu işlediklerinin tespiti anlamına da gelmektedir.
Şikayet Edilen Hâkimler tarafından yargılama süresince sayısız temel hak ve hürriyetin ihlali sonucunu doğuran karara imza atılmıştır. Bunlardan en önemlilerinden biri olarak görülebilecek olan ise son günlerde kamuoyunun gündemini önemli ölçüde meşgul eden internet ortamında yayınlanan yasa dışı ses kayıtlarının Şikayet Edilen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel tarafından 13 Ocak 2012 tarihli duruşmada dava dosyasına celbi talebidir.
Cumhuriyet Savcısının bu talebini değerlendiren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görevli Şikayet Edilen Hakimler tarafından verilen, 13 Ocak 2012 tarih ve 34/a sayılı kararda "İstanbul Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılarak, dava sanıklarına veya yakınlarına ait olduğu iddia edilen bu davaya ilişkin olan internet ortamında veya medyada yer alan ses kayıtlarının temin edilerek, çözümlerinin de yapılarak mahkemeye gönderilmesinin istenilmesine" denilmiştir. Bu karara istinaden İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin müzekkeresine cevap veren İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç, 12 Aralık 2012 tarihli yazıyla bu ses kayıtlarını Mahkemeye göndermiştir. Bu kayıtların hukuka aykırı delil olduğu yönündeki itirazlar ise kabul görmemiştir. Yasadışı bu ses kayıtlarının Mahkeme Dosyasına dahil edilmesi açıkça suçtur.
Kovuşturma sürecinde yaşanan yasa dışı uygulamalar, avukatlara yönelik şiddet eylemleri ve hukuka aykırı kararlar Şikayet Edilen Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin ÖZESE ve Üye Hakimlerin tarafından hayata geçirilen "sistematik" ve bilinçli bir tavrın göstergeleridir.”
Hüseyin Ersöz, şikayet dilekçesinin sonunda şikayetçi olduğu kişiler hakkında soruşturma başlatılmasını talep etti.
http://www.odatv.com/n.php?n=basbugu-tutuklayan-mahkemeye-bir-sok-daha-0803141200
0 comments
Write Down Your Responses