'Gizli tanığın yüzü değişecek'
Ergenekon savcılarının 'Osmanım'
diye hitap ettiği Yıldırım'ın ailesi karardan aylar önce taşındı.
Danıştay saldırısı ve Cumhuriyet
gazetesinin bombalanmasından beraat ederek serbest kalan Osman Yıldırım’ın,
tanık koruma programına alındığı iddia edildi. Yıldırım’ın ailesinin ise
karardan aylar önce 21 yıldır oturdukları evlerinden taşındıkları ortaya çıktı.
Ergenekon Davası’na ilişkin
yargılamanın yapıldığı İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği en
tartışmalı karar, Danıştay saldırısı ve Cumhuriyet gazetelerinin bombalanması
eylemlerine katıldığı öne sürülen Osman Yıldırım’ın tahliyesi oldu. Yıldırım
daha önce müebbet hapis cezası aldığı suçlardan beraat etti.
“Terör örgütü üyeliği” ve
“tehlikeli madde bulundurmak”tan ise 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılan
Yıldırım, yattığı süre göz önüne alınarak tahliye edildi. Yıldırım tartışmalı
tahliyesinin ardından kayıplara karışırken, VATAN davanın hem sanığı, hem tanığı
hem de gizli tanığı olan Yıldırım’ın izini sürdü.
‘Osmanım’a koruma
Ergenekon savcılarının “Osmanım”
diye hitap ettiği Yıldırım’ın gizli tanık olması gerekçesiyle 5726 sayılı
‘Tanık Koruma Kanunu’ndan faydalandırıldığı ve davanın sonuçlanmasından aylar
önce ailesinin 21 yıldır yaşadığı evlerinden taşındığı ortaya çıktı. Osman
Yıldırım, ablasını öldürdüğü için 1989 yılında girdiği cezaevinden 1993’te
çıktı ve Şerefnaz Yıldırım ile evlenerek İstanbul’da yaşamaya başladı. Şerefnaz
Yıldırım’ın babasına ait olan Sultanbeyli’deki eve yerleşen çift, üç çocukları
ile birlikte burada kalıyordu.
Ancak Ergenekon davası henüz
devam ederken Yıldırım’ın ailesinin 26 Nisan 1013’te 21 yıldır yaşadıkları bu
evden apar topar taşındığı ortaya çıktı. Şerefnaz Yıldırım kapıya gelen bir
kamyonla taşınırken, kimseye nereye gideceğini de söylemedi. Nüfus kayıtlarına
da Yıldırım ailesinin taşındığı yeni adresin girilmediği belirlendi.
‘Demek ki biliyorlarmış’
Mahalle bakkalı, Nisan ayında
Yıldırım’ın eşinin kendisinden bir şeyler aldığını ama bir gün sonra bir anda
eşyalar ile evi boşalttıklarını söyledi: “Şerefnaz abla ve çocuklar bizden
alışveriş yaparlardı. Taşınmadan bir gün önce de yenge yine benden alışveriş
yaptı ve eve gitti. Bir gün sonra dükkanı açmaya geldiğimde bir baktım
kamyonete eşyalar konmuş ve gittiler. Alelacele taşındılar. Ne oldu niye
gittiler bir anlam verememiştim. Şimdi öğrendim Osman Yıldırım’ın çıktığını.
Demek ki o zamandan biliyorlarmış.”
‘Nereye gittiğimizi sorma’
Yıldırım’ın aynı apartmanda oturan
kayınpederi Ruknettin Çelik, VATAN’a şunları söyledi: “Nisan’ın 25’inde
Almanya’dan geldim. Bir gün sonra sabah kalktığımda bir baktım kamyon kapıda
eşyalar yüklenmiş. Hemen yanlarına indim. Torunlarım arabaya binmişlerdi bile.
Kızım Şerefnaz yanıma gelip elimi öptü ve bana ‘Baba biz gidiyoruz, sakın sorma
nereye gidiyorsunuz diye. Nereye gittiğimizi sana söyleyemem. Hakkını helal et’
dedi. Elimi öptü ve arabaya binip gittiler.”
‘Kurtköy’den villa aldı’
Kayınpederi Ruknettin Çelik,
Osman Yıldırım’ın Kurtköy’de villa aldığını duymuş: “Nasıl aldı bilmiyorum.
Orada olabilirler, köye de dönmüş olabilirler.” Yıldırım’ın 1981 yılında
kardeşlerini de alarak ayrıldığı Kars’ın Çayarası Köyü’ndeki arsalarını 2009
yılında yeniden aldığı da ortaya çıktı. Akrabası Yavuz Hacıoğlu’na arsalar
üzerine bir evin temelini de attıran Yıldırım’ın burada da yaşamayı düşündüğü
ancak daha sonra tanık koruma programından faydalandığı öne sürüldü.
Suç çok, ceza yok
ABLASINI ÖLDÜRDÜ: 1986 yılında
Akhisar’da kız kardeşi Miyase Yıldırım’ı bıçaklayarak öldürüp kaçtı. 20 yıl
hapis cezasına çarptırıldı. Ancak 4 yıl yatıp çıktı.
FUHUŞA ARACILIK: 1993 yılında öz
yeğeni 18 yaşındaki Zübeyde Güzelceyi gezdirmek maksadıyla götürdüğü Erzurum’da
erkeklere pazarladığı gerekçesiyle 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
ADAM ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS:
Tahliyesinden 1 yıl sonra 1994’te İstanbul Otogarı’nda Şeref Özkan’ı alacak
verecek meselesi yüzünden vurdu. Adam öldürmeye teşebbüsten thapse girdi. Yine
aftan yararlanarak 2000 yılında çıktı.
SAHTE KİMLİK: 1998 yılında
Kırklareli’nde sahte kimlik çıkartmaya çalışırken yakalandı.
ATATÜRK’E HAKARET: 2208 yılında
Kamu Görevlisine hakaret ve Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret suçlarından 3
yıl 9 ay ceza aldı.
Yüzü değişecek hayatı yenilenecek
Ergenekon’da ağırlaştırılmış
müebbet hapis cezasına çarptırılan emekli Albay Dursun Çiçek’in kızı ve avukatı
İrem Çiçek, Yıldırım’ın tanık koruma programına alındığını öne sürdü: “Aldığım
bir duyuma göre Yıldırım’ın yüzü ve kimliği değiştirilecek. Ona yeni bir adres
ve bir hayat verilecek. Belki de yeni bir yüzle şu anda aramızda.”
Tanık korumaya nasıl giriliyor?
Yasa, “ceza muhakemesinde
tanıklık görevi sebebiyle, kendilerinin veya yakınlarının hayatı, beden
bütünlüğü veya mal varlığı ağır ve ciddi tehlike içinde bulunan ve korunmaları
zorunlu olan kişilerin” bu kapsama alınmasını ön gürüyor. Yasaya göre bir
kişinin tanık koruma programına alınması için Cumhuriyet savcısı veya tanığın
mahkemeye başvurması gerekiyor. Yasa kapsamında, Yıldırım için şu koruma
tedbirleri alınabilecek:
- ADRESİ GİZLİ TUTULACAK: Kimlik
ve adres bilgileri gizli tutulacak.
- SSK NOSU DA DEĞİŞECEK: Adli
sicil, askerlik, vergi, nüfus, sosyal güvenlik ve benzeri kayıtları
değiştirilecek.
- MADDİ YARDIM ALACAK: Geçici
olarak geçimini sağlaması için yardımda bulunulabilir.
- YURT DIŞINDA YAŞAYABİLİR:
Uluslararası anlaşmalara uygun şekilde, geçici olarak başka bir ülkeye
yerleştirilebilir.
- ESTETİK OLABİLİR: Fizyolojik
görünümü estetik cerrahi yoluyla veya estetik gerektirmeksizin değiştirilebilir
ve kimliği yeni yüzüne uygun olarak düzenlenebilir.
Önce sanık sonra tanık olunca...
Cumhuriyet gazetesinin 8 -10 ve
11 Mayıs 2006 tarihlerinde bombalanması ve 17 Mayıs 2006’da yapılan Danıştay
saldırısının Osman Yıldırım ve Alparslan Arslan’ın içinde olduğu bir ekip
tarafından gerçekleştirildiği belirlendi. Daha önce saldırılara ilişkin Ankara
11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yürütülen davada Alparslan Arslan ile birlikte
müebbet hapis cezasına çaptırıldı.
Ancak Yıldırım, dava süresince
ifade değiştirdi. Daha önceki ifadelerini reddederek Danıştay saldırısını ve
Cumhuriyet bombalamalarını Ergenekon Terör Örgütü’nün talimatları doğrultusunda
yaptıklarını söyledi. Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz Osman Yıldırım’ın tanık
olarak ifadesini aldı.
‘Gizli tanık 9’
Yargıtay’ın bozma kararının
ardından dava Ergenekon davası ile birleştirildi. Yıldırım ise daha önce
tanıklık yaptığı davada sanık oldu.
Ardından “Gizli tanık 9”un da
Osman Yıldırım olduğu anlaşıldı. Mahkeme kararında Yıldırım’ın Danıştay
saldırısına yardım ettiğine dair kesin ve inandırıcı delil olmadığını belirtti.
Danıştay davasından beraat kararı veren mahkeme, Cumhuriyet Gazetesi’ne saldırı
eylemi suçlamasında da beraat verdi.
Mahkeme sanık Osman Yıldırım’ın
gazeteye el bombası atılması sırasında olay yerinde bulunmadığı ve el bombasını
atan sanık Alparslan Arslan’a bu yönde bir talimat verdiği konusunda delil elde
edilemediğini belirtti. Son olarak gazeteye atılan bombaların patlamadığını da
dikkat çeken mahkeme, bu suçlardan da Yıldırım’a beraat kararı verdi.
‘Etkin pişmanlık’
Mahkeme Yıldırım’ı Ergenekon
"Silahlı Terör Örgütü" üyeliğinin sabit olduğu gerekçesiyle 15 yıl
hapis cezasına çarptırdı. Ancak Yıldırım’ı bu cezadan “etkin pişmanlık yasası”
kurtardı.
Dosya da ‘gizli tanık’ olduğu
anlaşılan Yıldırım’ın bu cezasında ‘işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi
nedeniyle TCK 221/4 kapsamında’ 4 te 3 oranında indirim yapılarak 3 yıl 9 aya
indirildi. Mahkeme, Yıldırım’a tehlikeli madde bulundurmak suçunda da 5 yıl 3
ay hapis cezası verdi. Toplamda 9 yıl hapis cezası alan Osman Yıldırım, tutuklu
kaldığı süre göz önüne alınarak tahliye edildi. Yıldırım hakkında yurtdışı
çıkış yasağı konuldu.
0 comments
Write Down Your Responses