ÖSO lideri milyoner oldu ve bakın Türkiye'de nasıl yaşıyor
ÖSO'ya bağlı "Özgür Suriye
Tugayı" isimli çetenin lideri, "devrimci başarıları"ndan
kazandığı paralarla zengin oldu, Mersin'de bir otelin bütün katlarını tutarak
hayatını yaşıyor.
Lübnan'dan yayın yapan El Ahbar
gazetesinden Suhaib Anjarini, ibretlik bir "Özgür Suriye Ordusu"
haberine imza attı.
Bu ayın başında, Özgür Suriye
Tugayı bir açıklama yaparak, bağlı olduğu Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO) 16.
Tümen'in ayrılarak bağımsız hareket edeceğini açıkladı. Bunun nedeni olarak da,
yolsuzluk yapan bazı taburların kovulması ve tugayın yeniden yapılandırılması
gösterildi.
Tugay'ın kurucusu, 1970 Halep
doğumlu Ahmed Afaş. Yoksul bir aileden gelen Afaş, geçimini çeşitli işlerden
karşıladıktan sonra, inşaatlarda çimento torbaları taşıyarak yaşamaya başladı.
Afaş'ın bu işi sırasında "halüsinojenik maddelere" alışmaya başladığı
söyleniyor. Afaş daha sonra, kırsal bölgelerde istihbarat teşkilatları için
muhbirlik yapan bazı insanlarla ilişki kurmaya başladı. Afaş en sonunda, Bab
el-Selame sınır kapısındaki bir gümrük müdürü ile arkadaş oldu.
'DEVRiM' BAŞLIYOR
Halep kırsalındaki "devrimci
faaliyet" başlayınca, Andan'daki Ebu İsmail el-Rac tarafından para ve
silah yardımı başladı. El-Rac'ın, Suriye ordusunun Andan'a girişini aylar
boyunca engelleyen adam olduğu, gözaltıların serbest bırakılması ve rüşvet
konusunda hayli yardımcı olduğu söyleniyor.
Bir süre sonra, el-Rac
el-Hamadeniye mahallesinde omzundan vuruldu. Bir destekçisi, o zamanlar, bunun
"hava kuvvetleri istihbaratı tarafından verilmiş şiddetli bir mesaj"
olduğunu söyledi. İddialaya göre "şef" aralandıktan sonra gözaltına
alınmış ve bir rejim ajanı olması için baskı görmüştü. Şubat 2012'de ise,
el-Rac'ın arabası Hritan'da saldırıya uğradı ve "şef" öldürüldü. Bu
gurubun başında, Ahmed Afaş bulunuyordu.
Afaş, etrafına kötü şöhretli bir
dizi adamı olarak "silahlı mücadele" başlattı. Daha sonra
değiştireceği grubunun ilk ismi Özgür Andan Tugayı idi. Grup Andan ve civarında
kontrolü ele aldı. Daha sonra ismini değiştirip Özgür Suriye Tugayı olan grup, Halep'de
Nusra Cephesi'nin kurduğu Şeriat Konseyi'nde de üye oldu.
AFAŞ'IN SERVETİ
"Devrim" ile
birlikte, Afaş'ın elde ettiği önemli "başarı"lardan birisi, 0001
plakalı bir Mercedes S500.
Afaş, büyük miktarlarda alkole el
koyarak, Halep dışındaki tüccarlara ucuza satıyordu.
TÜRKiYE'YE KAÇIŞ
Halep ve civarında El Kaide
uzantısı Irak-Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) güç kazanması ve ÖSO'yu da tehdit
etmesiyle birlikte, Afaş Türkiye'ye kaçtı.
Afaş, Mersin'de bir otelin bütün
katlarını tutarak, burada etrafındaki arkadaşlarıyla birlikte yaşamaya başladı.
Suriye muhalefetine yakın bir internet sitesi, burada Afaş'ın bir sevgilisi ile
bir adamı arasındaki elektronik ortamda yapılan diyaloğu sızdırdı.
Bu sızıntıya göre, Afaş kötü bir
dönemden geçiyordu. Sürekli hap ve alkol alıyordu, hatta bu yüzden bir kere
hastaneye kaldırılmıştı.
Afaş ve ekibi, bazı muhalif
gruplar tarafından "hava kuvvetleri istihbaratının ajanı" olmakla
suçlanıyordu. İddiaya göre Afaş, hava kuvvetleri binasının etrafında sahta bir
çatışma ayarlamış ve bu sayede binaya hücumu engellemişti. Bir başka iddia ise,
Nusra Cephesi'nin Afaş'tan hava kuvvetleri istihbaratını da içeren bölgeyi
teslim etmesini istemiş, Afaş ise bunun karşılığında 500 milyon Suriye poundu
talep etmişti.
PARANIN KAYNAKLARI
Afaş'ın adamlarının ona dağıttığı
paralar nedeniyle çok sadık olduğu söyleniyor. İddiaya göre, Afaş ile buluşan
birisi, onun sürekli olarak "2 bin adamım var, günde 2 milyon mal
oluyorlar" dediğini aktarıyor. Fakat bu rakam yalnızca günlük mühimmat,
gıda ve öteki günlük harcamaları kapsıyor.
El Ahbar'a konuşan tugay içindeki
kaynaklar, Afaş'ın ilk başta Suudiler tarafından fonlandığını söylediler. Ancak
zaman geçtikten sonra, Afaş ve ekibi geçimlerini hırsızlıktan ve yağmadan
sağlamaya başladılar. Özellikle Liramun'daki buğday hırsızlığı ile birlikte,
yine Liramun ve Hamra'da fabrikaları ve depoları yağmaladılar. Afaş'ın yine
fidye için insan kaçırma işine girdiği de belirtiliyor. (KAYNAK: soL)
Odatv.com
0 comments
Write Down Your Responses