Sahte protokolle nasıl dolandırıcılık yapıldı
Başbakan Recep Tayyip ERrdoğan, Başdanışman Yalçın Akdoğan ve Bakan Suat
Kılıç hakkındaki yolsuzluk iddialarını usta gazeteci Uğur Dündar Sözcü'de yazdı.
ENİŞTELİ KAYINPEDERLİ SKANDAL BELGELER ORTAYA ÇIKTI
Başbakan’ın siyasi başdanışmanı Yalçın Akdoğan’ın eniştesi ve Spor Bakanı
Suat Kılıç’ın kayınpederinin, 150’yi aşkın müteahhidi dolandırdığı iddiasını köşesine
taşıyan Dündar, sahte protokollerle müteahhitlerin nasıl kandırıldığını ve
iflasa sürüklendiğini yazdı.
İşte o yazı:
"Sevgili okurlarım,
Önceki gün bana gelen elektronik iletilerden birindeki dolandırıcılık
iddialarını okurken, bir an için aklıma “Raki” lakabıyla ünlenen
Güney Zobu geldi. Ancak daha sonra onun çoktan emekli olduğunu hatırladım.
İddiaları okudukça Güney Zobu’nun bu olayda adı geçenlerin yanında
adeta Robin Hood gibi kaldığına karar verdim!
Sonuçta böyle bir olaya Aziz Nesin hikayelerinde bile rastlanamayacağına
inandım.
4 BİN ADET İSTASYON
Dolandırıcılık iddialarının başlangıç tarihi 2011… Suat Kılıç’ın
kayınpederi ve bir dönem Başbakan Tayyip Erdoğan’ın da danışmanlığını
yapan Ali Yüksel ile halen Erdoğan’ın siyasi başdanışmanı olan AKP
Milletvekili Yalçın Akdoğan’ın eniştesi (ablasının eşi) Oktay
Ferşat, Ferşat Group adı altında bir yapılanma ile ülke çapında 4
bin adet 112 Acil Servis istasyonu kuracaklarını ilan ediyorlar. (Oktay
Ferşat’ın asıl adının Muhammet Zahid Ferşatefendioğlu olduğu, ancak
hakkında açılan nitelikli dolandırıcılık davaları nedeniyle Oktay
Ferşat adını kullandığı öne sürülüyor.)
200 BİN LİRALIK TEMİNAT
Görüştükleri müteahhitlere, -sonradan sahte olduğu iddia
edilen- Sağlık Bakanlığı’yla yaptıkları protokolü gösteriyorlar.
Ülke çapında görevlendirdikleri aracılarla her ilde kaç adet acil
servis inşa edeceklerini, örneğin Hatay’a 100 adet yapacaklarını
söylüyorlar. Böylece müteahhitlerle sözleşmeler imzalanmaya
başlanıyor. Tabii, aracılara komisyonları ödenmek koşuluyla. Diyelim
ki bir taşeron, 10 binanın yapımını üstlendi. Aracılara en az 200
bin TL ödemesi gerekiyor. Sözleşme imzalanırken (bina başına 20 bin
lira olarak) 200’er bin lira teminat alınıyor.
AKDOĞAN VE KILIÇ ADI…
İmzalanan sözleşmelere göre 160 metrekarelik acil servis binalarının
maliyetlerinin 120 bin lira artı KDV olması gerekiyor. İnşaat başladıktan
sonra, ilerlemeye göre 200 bin liralık teminatın 2 bin liralık taksitler
halinde geri ödeneceği taahhüt ediliyor. Müteahhitlere de ödemeyi
işin sponsorluğunu üstlenen hayırseverlerin yapacağı belirtiliyor.
Ancak verilen sözler tutulmuyor. Topu topu 2 bin liralık bir ödemede
kalınıyor. İşin her aşamasında Yalçın Akdoğan ve Suat Kılıç’ın adları
kullanılıyor.
BEDAVA ARAZİ TAHSİSİ
Binalara, arsaları AKP’li belediyeler bedava tahsis ediyor.
Bu arada başlangıçta (2012 yılı) bir iki göstermelik açılış yapılıyor.
Örneğin Antalya’daki açılışa Vali geliyor. İstasyonu Sağlık Bakanlığı
personeli devralıyor. Müteahhitler işi bitirdiklerinde Ferşat
Group ödeme yapmamak amacıyla sudan bahanelerle teslim almayı ve
ödemeleri geciktiriyor. Müteahhitler de sıkıştıkça sıkışıyor.
Hatta aralarında iflas edenler, yol parasına bile muhtaç duruma düşenler
oluyor.
BAKANLIK: PROTOKOL SAHTE
Konu medyaya yansımıyor, çünkü müteahhitler belki paralarımızı
kurtarırız ümidiyle kendi aralarında örgütlenerek Sağlık Bakanlığı’na
gidiyorlar. Yeni Bakan Mehmet Müezzinoğlu bu kuruluşla protokolleri
olmadığını ve 81 ilin valisine gönderdikleri yazıyla binaların
teslim alınmaması gerektiğini bildirdiklerini söylüyor. Şikayetçilere
de kendilerini dolandıranlar hakkında suç duyurusunda bulunmalarını
öneriyor. Kendilerine gösterilen ve Sağlık Bakanlığı Müsteşarı
Nihat Tosun ile Ali Coşkun’un imzalarının, protokolün sahte olduğunu
belirtiyor.
MÜTEAHHİTLERDEN SUÇ DUYURUSU
Müştekiler Yalçın Akdoğan’a ulaşamıyor, ama haber gönderiyorlar.
Dedikodular ayyuka çıkınca da Akdoğan, eniştesi hakkında suç duyurusunda
bulunuyor. Son ana kadar paralarını alabilmek için çalmadık kapı
bırakmayan 150 civarında müteahhit de suç duyurusuna hazırlanıyor."
0 comments
Write Down Your Responses