Eğitim sistemi yap-boz tahtasına döndü
2002'den bu yana eğitimde 5 bakan
eskiten AKP, sınavlardan müfredata 15 temel değişiklik yaptı. Okul öncesinden
ortaöğretime kaos ortamı oluştu. Öğretmen ve öğrenciler sınav sistemine ve
sürekli değişen müfiredata uyumda zorlandı
AKP iktidarında eğitim yaz-boz
tahtasına döndü. Yapılan değişikliklerin hızına öğrenciler de öğretmenler de
yetişemedi. AKP döneminde Milli Eğitim Bakanlığı'nın yaptığı 13 temel
değişiklik, öğrencilerin eğitiminin yanı sıra ruh sağlıklarını da olumsuz
etkiledi.
Son 11 yılda öğrencilerin başına
gelenlerin bir kaçını şöyle sıralayabiliriz:
-Üniversiteye girişte kullanılan
kat sayı farkı daha da artırıldı. (2003)
-İlköğretim müfredatı değişti.
(2004)
-Üç yıllık lise eğitimi 4 yıla
çıktı. (2005)
-Ortaöğretime geçiş sınavı olan
Liselere Giriş Sınavı (LGS) gitti, yerine Ortaöğretim Kurumları -Sınavı (OKS)
geldi. (2005)
-OKS yerine üç aşamalı Seviye
Belirleme Sınavı (SBS) sistemi getirildi. (2007)
-Ortaöğretimde üç aşamalı SBS
kalktı. SBS tek sınav olarak uygulanmaya başlandı. (2010)
-Tek aşamalı olan üniversiteye
giriş sınavları iki aşamalı oldu. Yeni sınavlar Yükseköğretime Giriş Sınavı
(YGS) ve Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS) olarak adlandırıldı. (2009)
-Üniversiteye girişte katsayı
kaldırıldı. Danıştay, "farklı statüde bulunan öğrencilerin aynı konumda
değerlendirilmesinin anayasal eşitlik ilkesine aykırı olduğuna" hükmederek
yürütmeyi durdurdu. Böylece katsayı farkı arttırılarak yeniden uygulanmaya
başladı. (2009)
-Katsayı yeniden kalktı. (2011)
-Düz liselerin Anadolu liselerine
değiştirilmesi uygulaması başladı. (2010)
-"Atatürk ilke ve
inkılapları ile cumhuriyetin temel değerlerine bağlı öğrenciler yetiştirmek
ifadesi önce Milli Eğitim Bakanlığı'nın görev tanımından çıkartıldı. Ardından
Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği'nde yapılan değişiklikle bu ifade
"evrensel hukuk normlarına bağlı öğrenciler" olarak değiştirilirdi.
(2011-2013)
-4+4+4 kesintili 12 yıllık eğitim
sistemi yürürlüğe girdi. (2012)
-Yüzlerce okul İmam Hatip'e dönüştürüldü.
(2012)
-Tek SBS yerine yine birçok sınav
yapılacağı duyuruldu. (2012)
-Dershanelerin kaldırılacağı ve
özel okullara dönüştürüleceği söylendi ve defalarca vazgeçildi. (2012)
-Ortaöğretim Kurumları
Yönetmeliği değişti. Lisede evliliğin önü açıldı. (2013)
2013'te trafik yoğun
2013'e gelindiğinde eğitimde daha
yoğun bir trafik yaşandı. 2012 yılında yapılan SBS'nin kaldırılacağı duyurusu
bu yıl yerine getirildi. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "SBS yerine yeni
sınavlar icat etmiyoruz" dese de, yeni ortaöğretime geçiş sistemi eskisini
mumla aratır hale geldi. 6, 7 ve 8'inci sınıflarda dönem sonlarında 6 temel
dersten toplamda 36 sınav yapılacağı açıklandı. Milli Eğitim Bakanlığı,
Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği ile İlköğretim Yönetmeliği'ni de değiştirdi.
Yapılan değişiklikle lise öğrencilerinin evlenmesinin önü açıldı. Daha önce
evlenen öğrencilerin okulla ilişiği kesiliyordu. Yeni yönetmelikle evlenen
öğrencilerin kaydının açık liselere nakledilmesi hükme bağlandı. Yönetmelik
ayrıca, İmam Hatip Lisesi öğretmenlerinin, görev yaptıkları mahallelerde dini
eğitim vermesine olanak sağladı.
Yeni yönetmelik, okullarda mescid
uygulamasının da önünü açtı.
11 Yılda 5 bakan
AKP hükümeti en çok Milli Eğitim
Bakanı değiştiren iktidar partisi olarak tarihe geçti. 11 yıl içinde 5 bakan
değişti. Bakanlık koltuğuna oturanlar, Erkan Mumcu, Hüseyin Çelik, Nimet
Çubukçu, Ömer Dinçer ve Nabi Avcı oldu.
İstikrar gitti kalite bitti
Türk Eğitim-Sen İstanbul 1 No.lu
Şube Başkanı Hanefi Bostan, sürekli değişen sistemin en önemli sıkıntısının
istikrar olduğunu söyledi. İstikrar olmayan yerde kaliteden söz etmenin mümkün
olmayacağını ifade eden Bostan şöyle konuştu: "Bir sistemden söz ediliyor.
Uygulamaya konuluyor. Daha senesi dolmadan yeni bir uygulamaya geçiliyor. Oysa
ön çalışmalar yapılmalı. Uzun görüşmeler neticesinde pilot bölgeler
belirlenmeli, buralarda yapılan uygulamanın sonuçları enine boyuna
değerlendirildikten sonra uygulama yaygınlaştırılmalı."
Bostan, değişikliklerin hem
öğrenci, hem öğretmen hem de yöneticiler açısından yorucu bir süreç olduğunu
söyledi. Bostan, "Her değişiklik yeni bir uyum süreci doğurur.
Öğretmenlerin, değişikliklere göre çalışma programı hazırlaması gerekiyor. Her
seferinden en başından tecrübe ediyorlar. Bu zaman kaybıdır. Değişiklikler kısa
vadede değil, uzun vadede düşünülerek uygulanmalıdır" diye konuştu.
'Adaptasyonu yavaşlatır'
Tam sisteme alışmışken, bir başka
değişiklikle karşı karşıya kalması öğrencilerin ruh sağlıklarını da olumsuz
etkiliyor. Uzman Klinik Psikolog Eda Bağcı, eğitim sisteminde sıklıkla yapılan
değişikliklerin öğrencilerde adaptasyonu yavaşlatacağını söyledi. Bağıcı, bu
tür müdahalelerin öğrencide yarattığı etkiyi şu sözlerle anlattı: "Anlama
ve algıda sorunlar yaratır. Nasıl ki bir öğrenci okul değiştirmek zorunda
kalınca ilk zamanlarda uyum problemi yaşıyorsa, sistem değişikliklerinde de
aynı duruma düşüyor. İlköğretim çağındaki öğrenciler de elbette ki yeni
durumlara alışmada zorluk çekebiliyor, fakat ergenlik dönemini yaşayan lise
çağındaki öğrenciler, hormonal, psikolojik gelişimlerle birlikte daha fazla
sınava girme gibi etkenler nedeniyle yapılan köklü değişikliklerden daha fazla
etkileniyorlar.
http://www.ulusalkanal.com.tr/gundem/egitim-sistemi-yap-boz-tahtasina-dondu-h15174.html
0 comments
Write Down Your Responses