21 Haziran günü Türk Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-4 tipi savaş uçağı, Malatya'dan havalandıktan sonra Akdeniz üzerinde düşmüştü. Suriye makamlarının yaptığı açıklamada, uçağın Suriye sınırından 1 kilometre içeri girmesi üzerine vurulduğu, vurulduktan sonra da Türk jeti olduğunun anlaşıldığı belirtilmişti. İki pilotumuzun NATO tertibine yem edilmesinin ardından AKP cephesi savaş tamtamları çalmış, NATO'yu göreve çağırmıştı. Savaşı meşrulaştırma görevini üstlenen yandaş medya, uçağımızın düşürülmesinin kanunsuzluğundan dem vuruyordu. Askeri uzmanlar ve stratejistler, savaş uçağının sınırı ihlal etmesinin düşürülme gerekçesi olmayacağını belirterek, uyarı ve uçakla önleme girişimleri olmamasının hasmane tutum olduğunu söylüyorlardı.

Suriye üzüntü duymuştu

Suriye yönetimi olaydan duyduğu üzüntüyü diye getirip "Türkiye'ye düşmanlığımız yok, egemenliğimizi savunduk" derken, AKP cephesi düşmanlığı körüklüyor ve angajman kurallarını değiştiriyordu.

Önceki gün Türk Hava Kuvvetleri uçağının Suriye'ye ait askeri helikopteri düşürmesi sonrası yandaş medya, helikopterin düşürülmesini savunarak AKP'ye arka çıktı. Daha evvel sınır ihlalinin vurma için gerekçe olamayacağını yazan gazeteler, Suriye helikopterinin sınır ihlali yaptığı için vurulduğunu haklı gerekçe olarak gösterdi. Hürriyet gazetesi "Vurduk" manşeti atarken, Milliyet gazetesi "Sınır ihlaline jet yanıt" manşetini attı.

Vatan gazetesi "Uyardık dinlemedi" manşetiyle Genelkurmay'ın iddialarını haber yaptı. Güneş, Yeniçağ, Taraf, Yeni Şafak, Zaman, Posta, Sabah, Radikal gibi gazeteler de olayı manşete taşırken AKP'nin savaş kışkırtıcılığını sadece Aydınlık öne çıkardı.

 http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/25213-haziran-direnisinin-iktisadi.html